Çikolata ve çikolatalı ürünler sektöründe ihracatla başlayan büyüme yolculuğunu Türkiye’ye kazandırdığı yenilikçi ürünler ve markalarla sürdüren Şölen, üretim gücünü Gaziantep’te kurduğu, tamamen Endüstri 4.0 özellikli yeni üretim üssüyle yepyeni bir boyuta taşıdı. Şölen’in 2012 yılında başladığı yeni tesis projesi, gıda güvenliği alanındaki en üst düzey standartların sağlanması ve en son yeniliklerin üretim hattına taşınması gözetilerek 5 yılda tamamlandı. Şölen Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çoban “2012 yılında Gaziantep 4. Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırımına başladığımız yeni tesisimiz faaliyete geçti. Dünyadaki en son teknolojili makinelerde olağanüstü ürünler ürettiğimiz bu rüya fabrikamız, sadece Türkiye’de değil, dünyada parmakla gösterilecek donanım ve yetkinliklere sahip. Sektörümüze yaptığımız yatırımları aynı zamanda ülkemiz ekonomisine değer katmak için bir vesile olarak görüyoruz. Bu yatırımları yaparken doğduğumuz şehir Gaziantep’i öncelikli olarak konumlandırıyoruz” dedi.

Temelleri 1989’da 10 ton günlük kapasiteli 2 bin metrekarelik üretim alanında atılan Şölen; doğduğu topraklarda 600 milyon TL’lik yepyeni bir üretim üssü ile kök salıyor. Şölen’in Gaziantep 4. Organize Sanayi Bölgesi’nde, 120 bin metrekarelik alanda faaliyete başlayan yeni tesisi ile şirketin günlük üretim kapasitesi 800 tona çıktı. Şölen Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çoban gıda güvenliğinde en üst standartlar gözetilerek oluşturulan fabrikada tüm birimlerin faaliyete geçmesi vesilesiyle basın mensuplarını ağırladı.

İsmail Çoban: “2012 yılında yatırımına başladığımız yeni tesisimizi 600 milyon TL’ye tamamladık” 

Çoban Ailesi olarak Türkiye’den aldıkları güçle yaptıkları işlerden kazandıklarını yine Türkiye’ye yatırdıklarını söyleyen Şölen Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çoban: “Bu stratejimizin sonucunda 2012 yılında Gaziantep 4. Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırımına başladığımız yeni tesisimiz faaliyete geçti. Dünyadaki en son teknolojili makinelerde olağanüstü ürünler ürettiğimiz bu rüya fabrikamız, sadece Türkiye’de değil, dünyada parmakla gösterilecek donanım ve yetkinliklere sahip” dedi.

Fabrika ile ilgili bilgileri ve yapılan yatırım detaylarını aktaran Çoban şöyle konuştu: “Yeni tesisimizi 600 milyon TL’ye tamamladık Bu denli büyük bir yatırımı şirketimizin doğduğu topraklara, bizim için de memleket olan Gaziantep’e yapmaktan ayrıca gurur duyuyoruz. Endüstri 4.0’ın gerekliliklerini tam olarak karşılayan, Avrupa’nın en yüksek teknolojisine sahip yapıda tasarlanan yeni üretim alanımız 120 bin metrekare büyüklüğünde. Fabrikamızda 62 üretim hattı bulunuyor ve toplam kapasitemiz 800 ton. Yeni üretim tesisimiz iki ana bölümden oluşuyor. Birinci bölümde unlu mamuller, gofret, şeker, sakız ve bisküvi hatları var. İkinci bölümde ise çikolata hatları yer alıyor. Burada çok etkin bir otomasyon sistemi kurduk. Akıllı bir entegre tesis oluşturduk. Gururla bahsettiğimiz bu yeni akıllı entegre tesisimiz tüm süreçlerde çok gelişmiş bir otomasyon sistemi ile çalışıyor.”

“Ar-Ge merkezimiz, bütün yeni ürünlerin prototiplerinin yapıldığı bir merkez konumunda”

Başlangıçtan müşteriye teslim edilinceye kadarki tüm süreçlerde; hem makine hem SAP hem toz otomasyon hem de akıllı depo sisteminin birbirleriyle konuştuğunu ifade eden İsmail Çoban: “Başka bir deyişle toz, un, şeker ve yağ gibi hammaddeden müşteriye gidecek kamyona kadar tüm aşamalarda full otomasyona sahibiz. Tesisimizin bir başka öne çıkan özelliği ise 2000 metrekarelik alana kurduğumuz Ar-Ge merkezimiz. Ar-Ge merkezimiz, bütün yeni ürünlerin prototiplerinin yapıldığı bir merkez konumunda. Aynı zamanda ürünlerimizin en önemli tercih nedeni olan optimum lezzeti ortaya koyduğumuz bir alan. Şirketimizin tüm birimlerinden gelen, ortak akıl süzgeci ve ilgili parametreler göz önünde bulundurularak değerlendirilen fikirlerin onaylanmasının hemen ardından merkezimizde çalışmaları başlatıyoruz. Ar-Ge merkezimiz aracılığıyla katma değer yaratmaya yönelik yenilikçi projeler oluşturmayı, patent ya da faydalı model sayımızı artırmayı ve üniversitelerle işbirliğini amaçlıyoruz. Merkezimizde, ulusal ve uluslararası projeler yürütülecek. Gaziantep Üniversitesi ile yakın bir işbirliği içindeyiz. Her çözümü alanında uzmanlaşmış firmalar ile buluyoruz. TÜBİTAK ile üretim proses makine geliştirme projelerini yaptık. Şimdiye dek yaklaşık 7-8 proje hayata geçirdik” diye konuştu. 

“Tüketicilerimize adımıza yakışır kalitede ürünleri en güvenilir, en kaliteli şekilde sunuyoruz”

Yeni tesislerinde hata oranını sıfıra düşürmeyi hedefleyen TMP (Total Productive Maintenance- Toplam Üretken Bakım Sistemi) ile verimi artırmayı hedeflediklerini belirten Çoban, 1971 yılında Japonlar tarafından ortaya konulan bir yönetim sistemi olan TPM’in, Japon endüstriyel kalkınmasında bir araç olarak kullanıldığını söyledi. Çoban: “Günlük üretim faaliyetlerinin içerisinde çalışanların tamamının katılımını gerektiren bu yaklaşımın amacı arıza ve hata oranları, müşteri şikayetleri, işçilik ve bakım maliyetleri ile iş kazalarını azaltarak kusursuz bir çalışma ortamı oluşturmak. Bu sistem ile birlikte zamanımızı en verimli biçimde kullanmayı hep birlikte öğreniyoruz. Makinalarımızı daha yakından tanıyor, onları en yüksek kapasitede kullanma yollarını buluyoruz. Tüketicilerimize adımıza yakışır kalitede ürünleri en güvenilir, en kaliteli şekilde sunuyoruz” dedi.

“Yenilikçilik ve cesaret Şölen’in DNA’sında var”

2016 yılını 763 milyon TL ciro ile tamamladıklarını ve 2017 yılsonu ciro hedeflerinin 1 milyar TL olduğunu vurgulayan Çoban, hedef pazarlarda güçlü bir şekilde var olabilmek için yurtdışı ofisleri açtıklarını ifade etti. Çoban sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda Dubai, Cezayir, Azerbaycan, Suudi Arabistan’da ofislerimiz, Levant Bölgesi, Kanada ve Latin Amerika’da bölge müdürlüklerimiz bulunuyor. En son Şölen USA’i kurduk. Yeni ofislerimiz de yolda. Şölen, halen Türkiye’nin en fazla çikolata ihracatı yapan şirketi konumunda. TİB  verilerine göre 2017 yılının ilk 4 ayında çikolata ihracatında Türkiye ortalaması kilogram başına 2,21 dolarken, Şölen ürünlerinin ortalama kilogram fiyatı 3.71 dolardır. Bugün elde ettiğimiz bu başarının ardında yenilikçiliğe ve cesur adımlara inancımız yatmaktadır. Yenilikçilik ve cesaret Şölen’in DNA’sında var. Büyük bir tutkuyla, en lezzetli ürünleri tüketiciye sunmak için büyük bir motivasyonla çalışıyoruz. En büyük hedefimiz de hem Türkiye’de hem de var olduğumuz ülkelerde markalaşma hikâyeleri yaratmak. Sektörümüze yaptığımız yatırımları aynı zamanda ülkemiz ekonomisine değer katmak için bir vesile olarak görüyoruz. Bu yatırımları yaparken doğduğumuz şehir Gaziantep’i öncelikli olarak konumlandırıyoruz. Fabrikamızın Gaziantep’imize, ülkemize, tüm Şölen Ailesi’ne hayırlı olmasını diliyorum.”